BASINA VE KAMUOYUNA
Avukatlar, yargının savunma ayağını oluştururlar. Yargının üç ayağından biri olan savunma , Yargının olmazsa olmaz unsurudur. Savunma yani avukatlar olmazsa adaletin işleyişinin düzgün olabileceğini ifade etmek mümkün değildir.
Barolar da Avukatların meslek örgütleridir.Baştan hemen belirtmek gerekir ki , Barolar sıradan bir meslek örgütü değildir. Anayasanın 135. Maddesine dayalı olarak kurulan kurumlardan birisi olması yanında ; Avukatlık Kanunun , “Baroların Kuruluş ve Niteliklerinin Belirlenmesi” başlığı altında düzenlenen 76. Maddesi ve “Yönetim Kurulunun Görevleri” başlığı altında düzenlenen 95. Maddesine dayalı olarak görev ve yetkileri belirlenmiş , Kamu Kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır.
Barolar Birliği ise Baroların birlikteliğinden oluşan ve yine Avukatlık Kanunun 110. Maddesinde düzenlendiği haliyle bütün Baroların katılmasıyla oluşan kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur.
Avukatların görevleri içinde , Yargı içerisinde haklının hakkını teslim almasını sağlamak , suçlunun ve suçsuzun belirlenmesinde Yargıya yardımcı olmak gibi mesleğin doğal gerekleri yanında , Hukukun üstünlüğünü , Yargının Bağımsızlığını ve tarafsızlığını savunmak , İnsan Hakları , Demokrasi ve Özgürlüklerin gelişmesi için öncü olmak gibi görevleri de vardır. Avukatlar Demokrasinin neferleridir.
Barolar , Avukatlık Mesleğinin tam ve eksiksiz yürütülmesi , Avukatların meslek içi denetimlerinin sağlanması yanında , hakkını aramak ve kendini savunmak için ekonomik gücü olmayan kişilere hukuki yardım sağlamak gibi görevleri de yerine getirirler.
Son dönemde , Avukatların Barolara kayıt zorunluluğunun kaldırılarak , ihtiyari hale getirilmesine , bir ilde birden fazla Baro Kurulmasının sağlanmasına , Baroların seçim sistemlerinin değiştirilmesine ve yine Baroların TBB de temsil sisteminin değiştirilmesine yönelik bir Avukatlık Kanunun Taslağının hazırlandığı ve bu konularda çalışmalar yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu çalışma henüz TBMM önüne getirilmemiştir. Ancak , Avukatlık Kanunun yeniden düzenlenmesine ilişkin bir çalışma olduğunu ve TBMM ne geleceğini biliyoruz.
Bu çalışmanın , Baroların Sendikalaştırılmasına , Dernekleştirilmesine neden olacağını ve Kamu Kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu niteliğinden çıkmasına neden olacağını , Baroların işlevsiz hale geleceğini şimdiden görüyoruz.
Tüm Türkiye deki 80 Baro ve TBB birlikte , 19 Mayıs 2020 ve 01 haziran 2020 tarihlerinde Avukatlık Kanununda yapılacak değişikliklerin bu aşamada durdurularak , Baroların ve TBB nin görüşlerinin de alınması suretiyle bir çalışmanın yapılmasını , Avukatlık Kanununda yapılacak değişikliklerin tek muhatabının Barolar ve TBB olması gerektiğini ifade ettik. TBB Başkanı ve Baro Başkanlarından oluşan bir heyet ile birlikte , siyasiler ve yetkililer ile görüşmeler yapılarak , çalışmanın durdurulmasını talep ettik. Ancak , bu aşamada görüyoruz ki ,TBB ve Baroların görüşleri alınmadan ve açıkladığımız görüşlerimize itibar edilmeden çalışmalara devam edilmektedir.
Avukatlık Kanunun da yapılacak değişikliklerin Kamuyu ilgilendiren bir çok yönü olacağını paylaşmak bizim görevimiz haline gelmiştir.
Avukatlık Kanunun da beklenen değişiklikler yapıldığı takdirde ;
Öncelikle , Savunmanın kutsallığı ve Savunmanın bağımsızlığı ve etkinliği zarar görecek ve ortadan kalkacaktır ki, haklının hakkını teslim alması , kişinin kendisini savunabilmesi noktasında bir çok sorunlarla karşılaşılacağı görülecektir. Unutmamak gerekir ki Adalet mutlaka bir gün istisnasız herkes için gerekecektir.
Birden çok Baronun kurulması halinde ,
Meslek için disiplin ve denetimler ortadan kalkacak , Mahkemelerin ve diğer kurumların muhatap alacağı bir Baro olmayacak , Avukatların stajlarını yapması ve ruhsatlarının düzenlenmesi konusunda sıkıntılar oluşacak , Avukatlığa kabul koşullarının yerine getirilip getirilmediği , kabulde bir engel bulunup bulunmadığı denetlenemeyecek , CMK kapsamında avukat görevlendirmelerinde ve Adli yardımda avukat görevlendirmelerinde kim görevli olacak , gibi Kamuyu yakından ilgilendiren bir çok konuda itilaflar ortaya çıkacaktır.
Baroların mevcut hali ve işlevleri değiştirildiği takdirde ; bağımsız ve tarafsız bir yargı erkinin varlığından da söz edilemez hale gelir. Devletlerin demokratik olarak nitelenebilmesi için , tüm Anayasal kurumların işler ve işlevsel halde olması gereklidir.
Avukatlık Kanunun Baroların ve TBB nin görüşleri alınmadan değiştirilmesi çalışmaları karşısında , Kamuoyunun gücünü arkamızda hissetmek isteriz. Kamuoyuna Saygı ile duyurulur.
BOLU BAROSU